
Karakuşi Kadı, bir fırında, güveç içinde nar gibi kızarmış ve sahibini bekleyen ördeği canı çekince fırıncıya ‘Ben bunu aldım’ der alır ve gider. Fırıncı kadıdan korktuğu için ses çıkaramaz. Ördeğin sahibi gelip, ”Hani bizim ördek?” deyince. Fırıncı boynunu büküp ‘Uçtu,’ der. Çıkan kavgada araya giren bir Hristiyan’ın bir gözü çıkınca fırıncı kaçmaya başlar. Duvardan atlarken öteki tarafta hamile bir kadının üstüne düşünce kadının çocuğu düşer. Fırıncıyı kadının kocası da kovalamaya başlar. Can havliyle kaçan fırıncı önüne çıkan bir Yahudi’ye de çarpıp devirir. Üzeri çamur olan Yahudi de kızıp fırıncının peşine takılır… Zaptiyeler hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı’nın karşısına çıkarırlar. Kadı sırayla sorar…
Ördeğin sahibi fırıncıyı, ‘Bu adam ördeğimi hiç etti’ diye şikâyet eder.
Karakuşi Kadı, fırıncıya; ‘Ne yaptın bu adamın ördeğini? deyince fırıncı ‘Uçtu’ der. Kadı, kara kaplı kitabı açar: “Ördeğin karşısında ‘tayyar’ yazıyor. Tayyar ‘uçar’ anlamına gelir. O halde ördeğin uçması fırıncının suçu değil” diyerek beraat kararı verir.
Gözü çıkan Hristiyan’a senin derdin ne diye sorunca, bu fırıncı benim gözümü çıkardı der. Karakuşi Kadı, kara kaplı kitaptan bir madde okur; ‘Her kim ki, gayri-Müslim’in iki gözünü çıkara, o Müslim’in bir gözü çıkarıla…’ der. Davacı ‘Ne olacak, şimdi?’ diye sorunca Karakuşi Kadı, ‘şimdi’ demiş, ‘Fırıncı senin sağlam kalan öbür gözünü de çıkaracak; biz de onun tek gözünü çıkaracağız.’ deyince Hıristiyan şikâyetinden hemen vazgeçer. Fırıncı bu davadan da beraat eder. Bebeğini kaybeden hamile kadının kocasına da Karakuşi Kadı; ‘Karını vereceksin fırıncıya, O ölen bebeğin yerine yeni bir bebek koyacak ‘ deyince, kadının kocası da şikâyetini anında geri alır.
Fırıncı bu davadan da kurtulur.
Kadı döner Yahudi’ye: ‘Senin şikâyetin ne, bre adam?’ diye sorunca, Yahudi ellerini açar ‘Ne şikâyeti efendim adaletinle bin yaşayasın’ der.
Yaşasın Karakuşi Adaletimiz!




Yorum bırakın